Millet İttifakı Ortak Politikalar Mutabakat Zaptı Açıklandı.
Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Genel Başkan Yardımcısı İbrahim Çanakcı, Millet İttifakı’nın ‘Ortak Politikalar Mutabakat Metni’ni açıkladı. ekonomi Maliye ve istihdam departmanına ilişkin yaptığı açıklamada, “Temel ekonomik hedeflerimiz kapsamında 2 yıl içinde enflasyonu kalıcı, düşük tek haneye indirecek, hayat pahalılığını sona erdireceğiz. Mücadeleye devam ederken” dedi. Enflasyona karşı tavizsiz, dolar bazında kişi başı ortalama büyüme oranını yüzde 5’in üzerine çıkaracağız.” 5 yılın sonunda milli gelirimizi en az iki katına çıkaracağız. 5 yılda en az 5 milyon yeni istihdam yaratacağız. Ucube sisteminden sonra gündeme gelen yoksulluğu sıfırlayacağız” dedi.
Millet İttifakı, ‘Yarının Türkiyesi için Ortak Politikalar Mutabakat Zaptı’nı bugün Ankara Ticaret Odası (ATO) Kongresi’nde düzenlediği toplantıyla kamuoyuna duyurdu. Toplantıya CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, ÂLÂ Partisi Genel Başkanı Meral Akşener ve Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu da katıldı.
DEVA Parti Genel Başkan Yardımcısı İbrahim Çanakcı, Ortak Politikalar Mutabakatının ekonomi, finans ve istihdam bölümünü açıkladı. Çanakçı şunları söyledi:
“Altı taraf olarak tam mutabakatla hazırladığımız Ortak Politikalar Metnimizde, ülkemiz için dijital devrimi, yeşil dönüşümü ve kapsayıcılığı merkeze alan yeni nesil kalkınma stratejisini ortaya koyuyoruz. Yoksulluktan emeğe, bilime birçok alanda köklü reformları öngörüyoruz. Türkiye ekonomisini üretken, rekabet gücü yüksek, kaliteli istihdam yaratan ve tek bir vatandaşımızı aç bırakmayan bir yapıya dönüştürmek temel hedefimizdir.
“ENFLASYONU 2 YIL İÇİNDE TEK HANELİNE İNDİREREK, CANLARIN MALİYETİNE SON VERECEĞİZ”
Para, maliye ve maliye politikalarının bilime ve kozmik deneyime dayalı olması, öngörülebilir olması ve tüm ekonomik aktörlere güven vermesi bu hedeflere ulaşılmasında kilit değere sahip olacaktır. Bu anlayışla mutabakat zaptımızın ekonomi ve finans bölümünde 238 adet hedef ve politika belirledik. Temel ekonomik hedeflerimiz kapsamında 2 yıl içinde enflasyonu kalıcı, düşük tek haneye indirecek, hayat pahalılığını sona erdireceğiz. Enflasyonla mücadeleyi odunsuz bir şekilde sürdürürken, ortalama büyüme oranını yüzde 5’in üzerine çıkaracağız ve 5 yılın sonunda dolar bazında kişi başı gelirimizi en az ikiye katlayacağız. 5 yılda en az 5 milyon yeni istihdam yaratacağız. Ucube sisteminin ardından yeniden gündeme gelen aşırı yoksulluğu sıfırlayacağız. 5 yılın sonunda yıllık ihracatı 600 milyar dolara çıkaracağız ve yüksek teknoloji ihracatının payını ikiye katlayacağız. Merkez Bankası’nın kurumsal kapasitesinin ve bağımsızlığının güçlendirilmesi değerli bir önceliktir. Bu çerçevede Merkez Bankası’na fiyat ve finansal istikrarı sağlamak dışında sorumluluk yüklemeyeceğiz. Bankanın üst yönetiminin kendi hukuku dışında görevden alınmasının önüne geçeceğiz. Banka’nın bağımsızlığına ilişkin maddelerinin Meclis’te nitelikli çoğunlukla değiştirilmesine yönelik düzenlemeleri yapacağız. Banka’nın İstanbul’daki birimlerini en kısa sürede tekrar başkentimiz Ankara’ya taşıyacağız.
” CUMHURBAŞKANLIĞINI ÇANKAYA KÖŞKÜNE TAŞIYACAĞIZ”
Kamuoyunda ‘128 milyar dolar’ olarak bilinen kapı dışı döviz satışlarındaki hukuksuzlukların takipçisi olacağız ve yeni dönemde rezerv yönetimini tam şeffaflıkla yöneteceğiz. Tasarruflu mevduatta yeni hesap açmayacağız, mevcut hesapları vade sonunda kapatacağız. İktidar ülkemizin kaynaklarını gösteriş için heba ederken, bir yandan da ortaya çıkan kamu açıklarını ve zararlarını halının altına süpürerek gizlemeye çalışıyor. Bu çerçevede, iktidara gelir gelmez, Cumhurbaşkanına bağlı, deneyimli denetim uzmanlarından oluşan bir Durum ve Zarar Tespit Komisyonu kuracağız. İtibar adına yapılan tüm gereksiz harcamalara son vereceğiz. Cumhurbaşkanlığı’nı Çankaya Köşkü’ne taşıyacağız. Cumhurbaşkanlığına tahsis edilen saray, köşk ve köşkleri halkın hizmetine açacağız. Cumhurbaşkanlığı envanterindeki uçakları satıp yerine orman yangın söndürme uçakları alacağız. Kamu görevlilerinin birden fazla yerden maaş ve fiyat almasını engelleyeceğiz. Ülkemizin kaynaklarını ‘Kanal İstanbul’ gibi kiralık projeler yerine tarımsal sulama projeleri için kullanacağız. Kamu-özel işbirliği projelerinde usulsüzlük ve yolsuzlukla ilgili her türlü hukuki yolu kullanacağız ve oluşan zararları tazmin edeceğiz. Bütçe uygulamalarında keyfiliğe son vereceğiz ve mali kuralı uygulayacağız.
” İSTANBUL’UMUZU GERÇEK BİR ULUSLARARASI FİNANS MERKEZİ YAPACAĞIZ”
Vergi alanındaki önceliğimiz, düşük ve sabit gelirlilerin üzerindeki yükü azaltmak, vergi kayıp ve kaçakçılığı konusunda etkin çalışmaktır. Bu kapsamda çalışanların üzerindeki vergi ve sigorta prim yükünü azaltacağız. Her türlü eğitim ve öğretim hizmetlerinde KDV’yi indireceğiz. İşyeri kira ödemelerinde stopaj oranını sıfırlayacağız. 10 yaşını dolduran şoförlerin araçlarının yenilenmesinde ÖTV almayacağız. Yolsuzluğun ve haksız menfaatin kaynağı olan imar kiralarını kapsamlı ve etkin bir şekilde vergilendireceğiz. Vergi cennetleri yoluyla vergi kayıp ve kaçakçılığına son vereceğiz. Kayıt dışılığı OECD ortalamasının altına indireceğiz ve kaynakları yoksullukla başa çıkmak için kullanacağız. Finans politikalarımızın temel amacı, sermayeyi yaygınlaştırmak ve dijital ekonomi ile yeşil dönüşümü güçlü bir şekilde desteklemektir. Bu anlayışla hem şirketlerin halka açılmasını hem de çalışanlarının halka açık şirketlere ortak olmalarını teşvik edeceğiz. Özkaynak kullanımına ve sermaye piyasalarından kaynak sağlanmasına vergi avantajı sağlayacağız. Sermaye piyasasına güveni zedeleyen manipülasyon ve piyasa hatalarıyla etkin mücadele edecek, tespit edilen usulsüzlük ve yolsuzlukların sonuna kadar takipçisi olacağız. Sermayesini ve kaynaklarını artırarak, Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası’na yüksek teknoloji yatırımlarını, yenilikçi ve yeşil girişimleri desteklemek için daha fazla fırsat sunacağız. Dijital tabanlı uluslararası bir yeşil finans kalkınma bankasının kurulmasına öncülük edeceğiz. İnşaat merkezli bakış açısına son vererek İstanbul’u gerçek anlamda uluslararası bir finans merkezi haline getireceğiz.
“KADIN EV ÇALIŞANLARININ İŞ HUKUKUNA TABİ OLMASINI SAĞLAYACAĞIZ”
İstihdamı artırmak için etkin işgücü politikaları uygulayacak, mesleki eğitime yeni bir bakış açısı getireceğiz. Bu çerçevede İŞ-KUR’u geleceğin mesleklerine öncelik veren, dezavantajlı vatandaşların istihdamını gözeten, beceri dönüşümünü destekleyen bir yapıya kavuşturacağız. Çok sayıda ve karmaşık istihdam teşviklerini basitleştireceğiz ve bunların uygulanmasını kolaylaştıracağız. Turizm, ulaşım, dağıtım, medya ve oyun sektörlerinde yeni nesil iş modelleri için özel temeller sağlayacağız. Girişimcilerin ihtiyaç duyduğu ortak kullanım tesislerinin sayısını artıracağız. Genç istihdamına yönelik sertifika ve özel eğitim programları geliştirecek, gençlerimize garantili yetenek programları başlatacağız. Kadınların iş gücüne katılımını artırmak için okul sonrası aktivite merkezleri ve kreşlerin sayısını artıracağız. Yatılı kadın işçilerin İş Kanunu’na tabi olmasını sağlayacağız. Dezavantajlı kümeleri dijital dönüşümün modülü yapacak; Yazılım, kodlama ve e-ticaret uzmanlığı gibi eğitimli personel olarak istihdam sağlayacağız. Özel girişimcilik eğitimleri, vergi primi takviyeleri ve uygun kredi imkanları ile engelli vatandaşlarımızın kendi işlerini kurmalarını sağlayacağız. Geleceğin meslekleri doğrultusunda mesleki eğitim müfredatını güncelleyeceğiz. İş dünyasının etkili olduğu bir okul yönetim sistemi kuracağız, sanayi, ticaret, turizm ve tarım işletmelerinin bulunduğu yerlerde mesleki ve teknik okullar açacağız. Kuracağımız ‘Yarına Hazırlık Fonu’ ile beceri geliştirme projelerini desteklemek için İşsizlik Sigortası Fonu’na işveren katkısının yarısını kullanacağız. İşsizlik Fonu’nun kötüye kullanılmasını önleyeceğiz. Özetle, mutabakat zaptımızda yer alan ancak benim ancak gerçekleştirebildiğim politika ve projelerimizle Türkiye’yi orta gelir tuzağından kurtarıp, yüksek gelirli ülkeler arasında sağlam ve kalıcı bir konuma yükselteceğiz. bu sonlu dönemde değinmek.”